Home Genel SağlıkBuhran Amnezi Riskini Arttırıyor!
Buhran Amnezi Riskini Arttırıyor!

Buhran Amnezi Riskini Arttırıyor!

Unutmanın yaşı yok! Unutmanın yaşı yok. Hafıza Kaybı yalnızca ileriki yaşlarda değil gençler aralarında da çoğu kez rastlanan bir durum. Erken tanı ve tedavinin yanı sıra bellek check-up yaptırmanın önemi de büyük. Depresyonun gençler ve yaslılarda bellek yitimi riskini arttırıyor. Genelde sinsi seyreden hafıza kavbı ve sebepleri değişik nedenler barındırabilir.

HER UNUTKANLIK BUNAMA MIDIR? Unutkanlık, veri ve becerileri hafızaya kayıtlamada ya da hafızada depolanan bilgi ve tecrübelerin geri çağırılmasında yaşanan güçlükler olarak tanımlanabilir. Beynimizde yaklaşık elli milyar dek hücreli bulunmaktadır ve bu hücreler birbirleriyle fazla sayıda temas kurar. Duyu organlarımızla algıladığımız bütün bilgiler ve öğrendiklerimiz bu hücreler tamamen tescil ve gerektiğinde de bilginin geri çağrılması sağlanmaktadır. Kalıtımsal faktörler, kişinin yaşam tarzı, beslenme alışkanlıkları ve bilgiler bellekten silinir. Unutkanlıklar kişinin jurnal yaşam aktivitelerini, kişinin performansını ve sosyabilitesini bozmadığı sürece büyük bir sorun yaratmaz,

Us (hafıza), bir insanın, yalnızca tecrübe ve bilgilerin depolanması şeklînde yok, bununla birlikte gerek duyulduğunda bu bilgilerin geri çağrılmasını da sağlar. Hafıza Kaybı çoğunlukla ileri yaşın sorunları olarak görülse de günümüzde bundan böyle genç popülasyonda da unutkanlıklar artış göstermektedir. Her bellek yitimi bunama anlamına gelmez. Unutkanlığın yanına öteki bilişsel fonksiyonlarımızın (öğrenme, oriantasyon, lisan fonksiyonları, karakter değişiklikleri gibi) asgari bir tanesinde daha bozukluk olmalı ve bu bozukluklar hastanın sosyal ve meslek hayatını etkileyebilecek dek şiddetli olmalıdır. Unutkanlığa neden olan faktörler de yaşlılarda akıl bozukluklarına neden olabileceği unutulmamalıdır.

BUHRAN VE UNUTKANLIK Bunalim keza gençlerde ayrıca de yaşlılarda unutkanlığa yol açan önemli nedenlerden birisidir. Tıp dilinde depresif psödodemans (depresyona tabi yalancı demans) olarak adlandırılmaktadır. Bazen vakit içerisinde demansa buhran da ek olabilir. Depresyon, bilişsel fonksiyonlarda hafif bozulduklara yol açabileceği gibi ciddi düzeyler de de etkileyebilir. Depresyon er ken tespit edilip çare edildiğinde “depresyona ballı yalancı demans” da düzelmektedir. Yaşla beraber mutluluk hormonu denilen “seratonİn” azalmaktadır. bu nedenle “depresif yalancı demanslar” yaşlılarda daha artı görülmektedir. Mutlu bir şekilde yaşayan ve depresyondan uzakta duran hastalarda hafıza kaybı daha eksik çevresel etmenler bir araya gelerek beynimizin yaşlanma sürecini belirler. Bütün organlarımızda olduğu ortaya çıkmaktadır. Uzun vakit depresyonda kalan ve tedavi edilmeyen kişilerde organlar ve beyin  vakit içerisinde yaşlanır ve hücreli kayıbıma uğrar. Fakat alaka ve beceriler sürekli yenilendiğinde ve tekrarlandığında hafızada kalması ve hatırlanması daha kolay olur. Aksi takdirde kullanılmayan sinsice ilerler. Bu defalarca için muhtemel olmaz. Hafıza bozukluğu ara sıra sinsi başlar ve erken dönemlerde hasta ve yakınları kadar zahmetsizce fark edilmeyebilir. Hafıza bozukluğunun erken ayrım edilmesi önemlidir, çünkü bazı hafıza bozukluklarının tedavisi mümkündür ve erken saptama edildiğinde tedaviye erken başlanılabilir.

 Hafıza bozukluğunun erken dönemlerinde önce basit şeyler (isimleri hatırlamada zorlanma, evde veya işyerinde koyduğu eşyalarını arama gibi ) unutulmaya başlar. Ama, bellek yitimi ve diğer bilişsel fonksiyonlardaki deformasyon jurnal hayat aktivitelerini bozmaya başladığında veya performansı düşmeye başladığında tartı kazanır.

Genç popülasyonda unutkanlığa yol açan nedenlerin tamamı ileri yaşlarda da unutkanlığa yol açabilir. Ama, yalnızca ileri yaşlarda görülen ve unutkanlığa yol açan bazı hastalıklar (Alzheimer hastalığı, frontotemporal demans gibi) genç yaşlarda unutkanlığa yol açmaz. Genç popülasyonda en sık unutkanlığa yol açan nedenler; bunalim, anksiyete, aşırılık, stres, kaygılar, zorunlu/yersiz birçok uyaran ve bilgiye maruz kalma, uyku bozuklukları, vitamin B12, Folik asit, D3 vitamin eksiklikleri, tiroid hormon bozukluklukları, derme çatma yaşam tarzı, hatalı beslenme alışkanlıkları ve çevresel toksik  maddelere maruz kalma  sayılabilir. Ayrıca hafıza fonksiyonlarımızın tembelliğine yol açan bilgisayar ve akıllı telefonlar gibi teknolojiler de unutkanlığın önemli nedenlerinden birisidir.

Bellek Yitimi check-up’ı ile kişilerin ruhsal durumu, hafıza fonksiyonları, anlama, seziş, seziş, bilgileri öğrenme ve hatırlayabilme fonksiyonları saptama edilebilmektedir. Bunun yanında kan tetkikleriyle vücutta yetersiz ve bozuk olan ve unutkanlığa yol açan parametreler ortaya konulmakta, beyin görüntüleme (Beyin MRI) ve EEG (Elektroensefalografi) ile de beyinde olabilecek anatomik ve fonksiyonel bozuklukların varlığı veya yokluğu belirlenebilmektedir.